CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Enflasyonu engelleyemiyorlar. Onun için ’14 Mayıs’ta seçim olsun, enflasyon daha da yükselmeden ve verdiğimiz paralar erimeden seçimi kazanabilir miyiz’ diyorlar. Vatandaş bunu biliyor. , görüyorlar.” dedim.
Kılıçdaroğlu, Halk TV Başkanlar Masası programının canlı yayınında soruları yanıtladı.
Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı olması ve 6’lı masadaki tüm partilerin ortak kampanya yürütmesi halinde seçimi kazanıp kazanmayacağı sorusuna Kılıçdaroğlu, “Kazanılacak, tüm anketler bunu gösteriyor” dedi. terimini kullandı.
Devleti yöneten kişinin tüm toplumu kucaklaması gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, “Cumhurbaşkanı olduğunuzda ayrımcılık yapamazsınız, partizan olamazsınız, partizan olduğunuz andan itibaren 85 milyonun başkanı değilsiniz. … Başkan herkese eşit davranmak zorundadır.” değerlendirmesini yaptı.
Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı’nın seçildiği andan itibaren kendisinin ve ailesinin malvarlığını kamuoyu ile paylaşması gerektiğini belirterek, “Cumhurbaşkanı seçilecek kişinin ilke olarak parti üyeliğinden istifa etmesi gerekir.” dedim.
Cihan Paçacı’nın İYİ Parti Kurumsal İlişkiler Başkanlığı görevinden istifasının son altılı masa toplantısında görüşülüp görüşülmediği sorusuna Kılıçdaroğlu, “Masada hiç konuşulmadı. Meral Hanım, Cihan Bey ile bir sorun olduğunu belirtti.” diye cevap verdi.
Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı’nın belirlediği cumhurbaşkanı adayının seçimi kazanması halinde diğer parti liderlerinin görevlerinin de yapılacak müzakereler sonucunda belirleneceğini kaydetti.
“Bakanlar Kurulu oluşturulurken altılı tablodaki partilerin oy oranları geçerli olacak mı?” Kılıçdaroğlu, soruyu şöyle yanıtladı:
“Bu seçimlerde partilerin aldığı oy oranı çok belirleyici olmayacak. Bunun nedeni, eski Seçim Kanunu’na göre artık oylar daha çok oy alan partiye yazılıyor ve o parti milletvekillerini fazla tahmin ediyordu. “Mevcut modelde artık oylar sayılmıyor.” Partiyi değiştirecek çoğunluğu sağlamak için partinin ortasında bir seçimde işbirliği yapmamız gerekiyor. Bazen CHP logosuyla, bazen de İYİ Parti gibi diğer partilerin logosuyla seçimler yapılacak. Bu nedenle partilerin aldıkları oylar değil, partilerin yaptıkları milletvekillikleri değerli olacaktır.”
İttifak olarak olabildiğince çok milletvekili çıkarmak için çalışacaklarını anlatan Kılıçdaroğlu, “Diyelim ki X partisinin logosuyla seçime gireceğiz. aslında daha çok milletvekili kazanmış olacak.O zaman seçilen milletvekilleri de doğal olarak kendi partisine gidecek.” dedim.
“Kadınların şiddete maruz kalmadığı bir toplum inşa etmemiz gerekiyor”
Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Kadın Bakanlığı seçimlerinden sonra Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, şiddete uğrayan kadınlar için tedavi ve rehabilitasyon merkezleri, kadınlar için yurtlar, kadın işçiler için misafirhaneler, şiddet gören kadınlar için sendikalar kurulacak. barınma, kadın sığınma evleri, bağımsız kadın örgütleri.” Kılıçdaroğlu, “Bence çok güzel bir teklif, kendisine teşekkür ediyorum. Kendisine buradan selamlarımızı iletelim. Haksız yere tutulduğunu biliyorum” dedi. ifadeleri kullandı.
Kadınların birçok sorunu olduğuna işaret eden Kemal Kılıçdaroğlu, “Hepsini çözecek kurum siyaset kurumudur. Siyasetçiler gerçek ve uygun kaynakları harcarlarsa bütün sorunları çözebilirler. Sorunların olmadığı bir toplum inşa etmemiz gerekiyor. şiddet ve kadın şiddete maruz kalmıyor.” açıklama yaptı.
“Bütün hanımlar ‘Ben de size oy vermem’ desin”
Daha fazla kadının siyasete girmesi ve milletvekili olması için yaptıkları çalışmaların sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
“CHP’de yüzde 35 cinsiyet kotası var. Kanun çıkarsın istedik, Siyasi Partiler Kanunu’na girsin istedik, yüzde 35 cinsiyet kotası gelsin istedik. 306 kadın örgütü ‘Yüzde 50 istiyoruz’ dedi. .’ Kanun teklifini sunduk AK Parti ve MHP Milletvekilleri reddetti. Biz görevimizi yaptık Siyasi Partiler Kanunu değişsin ve yüzde 50 cinsiyet kotası gelsin dedik. Bütün kadınlara düşen görev ‘ Siyasi hayatıma engel oluyorsanız kusura bakmayın, size oy vermeyeceğim’ dedi.
Kılıçdaroğlu, “HDP hakkındaki kapatma davası takvimi seçime göre ilerliyor” iddialarını hatırlatarak, şunları kaydetti:
“Seçim süreci başlayınca artık parti kapatamazsınız. Parti tüm hazırlıklarını yapıyor ve seçime girmek istiyor. Madem dava açacaksınız neden bu kadar bekliyorsunuz da kapatıyorsunuz?” Seçimden hemen önce bir parti.Üstelik ben şahsen CHP olarak hiçbir partinin kapatılmasını istemem.Çünkü bir partinin iktidara gelip gelmeyeceğini belirleyecek olan o partinin liderleri değil, doğrudan doğruya halkıdır. halk desteğidir o parti mutlaka işini yapacaktır biz hdp’nin banka hesaplarına tedbir koyulmasını doğru bulmuyoruz demokrasi sadece bana göre değil benim gibi düşünenlere göre değil düşünenlere göre olmalı Benden farklı olarak. Ne kadar farklı görüşler bir araya gelebilirse meclisin prestiji o kadar yüksek olur. O kadar kaliteli ve nitelikli kanunlar çıkarılır.”
“Demokrasiden yana olanlar birlikte hareket etmeli”
HDP’nin de içinde bulunduğu Emek ve Özgürlük İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı gösterip göstermeyeceği sorusuna Kılıçdaroğlu, “Demokrasi istiyorlarsa, ‘Birinci cinste yapılsın’ diyorlarsa, demokrasiden yana olanlar. birlikte hareket etmelidir.” değerlendirmesini yaptı.
Hükümetin enflasyonu düşüremediğini öne süren Kılıçdaroğlu, “Enflasyonu engelleyemiyorlar. O yüzden ‘Enflasyon daha da yükselmeden, verdiğimiz paralar erimeden seçim 14 Mayıs’ta olsa seçim yapalım mı’ diyorlar. ?’ Vatandaş bunu biliyor, görüyor.” dedim.
“İktidara gelirseniz Sayıştay’ın durumu değişir mi?” Kılıçdaroğlu’nun sorusuna, “Uluslararası Sayıştaylar Birliği var, kontrol standartları var, Sayıştayın o kontrol standartlarına göre yeniden yapılandırılması gerekiyor.” o cevapladı.
Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı eski Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Sinan Ateş cinayetle ilgili konuşmadığını belirterek, “Erdoğan her şeyi anlatıyor neden hiç konuşmuyor? Sanki MHP’yi kızdırmak için, ortağımı gücendirmek için konuşmuyor? ” O sordu.
“O niçin bir problem olsun ki”
Kemal Kılıçdaroğlu, iktidar değişikliği durumunda Baykar’ın projeleri başta olmak üzere savunma sanayii yatırımlarında sorun yaşanıp yaşanmayacağının sorulması üzerine ise şunları söyledi:
“Sorun yok. Niye sorun olsun ki. Sen üreteni başının üstünde taşıyorsun, çalışanı ödüllendiriyorsun. Neden ceza verelim. Keşke daha güzel şeyler yapsalar. Ben yapan kişiyim. babası hayattayken onu fabrikasında ziyaret etmiş.Ekipleri ile fotoğraf çekmiş kişiyim.O dönem ona bir şans vermiş.Çok haksızlıklar yapıldığını söylemiş.Bunu ortadan kaldırmaya çalışacağım diyen kişiyim. Bu nedenle “İktidara geldik efendim, işte Sayın Erdoğan’ın damadı burada cezasını çekelim” o zaman benim Erdoğan’dan bir farkım olmaz benim kimseyi cezalandırmak gibi bir niyetim yok. teknolojide üretiyor, başımızda yeri var, yeter ki yapsın üretsin yeter.”
(Bitti)
